Sıradışı Doktorlar
Sağlık Ve Besin İlişkisi
Ekolojik sistemi dolayısıyla doğayı ve tarımı insan eliyle sistematik olarak yok etmeye başladığımız günümüz dünyasında sağlığımızda bu durumdan olumsuz etkilenmekte ve sağlık sorunları çok sık olarak gündeme gelmekte... Sağlıklı kalmak veya sağlığımızı kaybettikten sonra yeniden kazanmak konusunda birincil söz sahibi kişiler elbette ki doktorlar; doktorların rehberliği ve yönlendirmesi haricinde başka düşüncelere itibar etmemek gerekir. Sağlıklı olmak, sağlıklı kalmak, sağlığı yeniden kazanmak adına sözlerine itibar ettiğimiz, düşüncelerini benimsediğimiz ünlü ve sıradışı doktorları ve görüşlerini birlikte inceleyelim.
Sıra Dışı Doktorların Öne Çıkanları
1-Prof.Dr.Osman Müftüoğlu, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu Dahiliye uzmanı, 1955 doğumlu Müftüoğlu kurucusu olduğu ‘’Yaşasın Hayat Kliniği’’nde bilfiil çalışmakta… Prof. Dr. Osman Müftüoğlu tıp bilimine yaklaşımı bütüncül bir yaklaşımdır; yani fizyoloji ve psikoloji dengeli olmalıdır; sağlıklı besinler ve egzersiz/spor ile fizyolojiyi korurken dua, farkındalık, şükür ile psikolojiyi beslemek ve denge üzerinde yaşamak prensibi ile hareket eder. Madde olan fiziki beden ile ruh olan psikolojik bedenin dengeli olmasının altını çizer. Prof. Dr. Osman Müftüoğlu’nun bu minvalde kaleme aldığı onlarca kitabı bulunmaktadır. Sosyal medyayı etkin kullanan hekimlerdendir kendisi.
2-Prof.Dr.Canan Karatay, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu Kalp ve İç Hastalıkları uzmanı, 1943 doğumlu Karatay şahsına münhasır renkli kişiliği ve zaman zaman fevri çıkışları ile sıra dışı doktorlar arasında. Prof.Dr. Karatay besin maddelerinin sağlığımızla doğrudan ilişkili olduğunu, özellikle şekerin ve genetiği değiştirilmiş hibrit buğdaydan mamul ekmeğin insan sağlığı için son derece zararlı olduğunu tüm platformlarda altını kalın kalın çizmesiyle ünlü, şekerin ve ekmeğin beslenme alışkanlıklarından tamamen çıkartılmasından yana… Prof. Dr. Karatay'ın da sağlıklı beslenmenin sağlık üzerindeki etkilerini konu alan kitapları bulunmakta.
3-Dr. Ayşegül Çoruhlu, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu, Biyokimya ve uzun yaşam uzmanı, 1969 doğumlu Çoruhlu alkali beslenme denildiğinde akla gelen ilk isimlerden, peki alkali beslenme ve alkali beslenmeyi sağlayan besin maddeleri nelerdir? Alkali beslenme vücudu hücre düzeyinde sağlıklı beslemektir; vücudun ph değeri olan 7.35 ortalamayı bozmayacak vücuda asit yüklemeyecek besinleri tüketmektir, peki nedir bu besinler? Tüm yeşil yapraklı sebzeler, sarımsak, buğday çimi, turpgiller... Çoruhlu sağlıklı ve uzun yaşamanın püf noktasının hücreleri beslemekten, ayrıca yeme ve yaşam tarzımızı değiştirmekten geçtiğinin altını çiziyor; bununla ilgili yazdığı iki adet kitabı bulunmakta, Çoruhlu da sosyal medyayı aktif kullanan hekimlerden, binlerce takipçisi var.
4-Dr. Ümit Aktaş, Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu, Fitoterapi uzmanı, 1970 doğumlu Aktaş kimyasal ilaç kullanımının gereksiz ve bilinçsiz yapılmaması gerektiğinin önemle belirtiyor. Fitoterapi bilimi; bitki ve bitkisel kökenli ham madde ile yapılan ilaçlarla tedavidir. Bitkiler kullanılarak kür halinde uygulanacak tedavi doğru yöntemlerle başarı getirir. Dünyada Fitoterapi ürünleri ile tıbbi tedavi oldukça ilerlemiş durumda, özellikle gelişmiş ülkelerde Fitoterapi ilaçları ile tedavi oranı % 60 % 70 bandında seyrederken, Türkiye’de ise durum tam tersi, maalesef bir elin parmaklarını geçmeyecek sayıda Fitoterapi uzmanı var, Aktaş’ta bunlardan bir tanesi ve Aktaş'ın alanı ile ilgili 4 adet kitabı bulunmakta. Aktaş’ta sosyal medyayı etkin kullanan, hatırı sayılır takipçi sayısına sahip sıra dışı doktorlarımızdan.
Sıra dışı doktorların hepsinin ortak özelliği ise benimsedikleri temel görüş; vücudun gereksinim duyduğu ve tanıdığı besinleri tüketmek, gereksinim duymadığı, tanımadığı gıdaları ise tüketmemek eksenindedir. İnsan vücudu genetik kodları ile besinleri tanıma ve reddetme becerisine sahiptir. Bu nedenledir ki vücudumuza kulak vermek, sağlığımıza değer vermektir.